TAKDİM (53)
DERGİPARK – 100. YIL
Türkiye’deki akademik yayıncılığa tüm eksiklikleri ve aksaklıklarına rağmen ölçünlü bir düzen getiren Dergipark sistemini, karşılaştığımız zorluklar açısından daha önce eleştirmiştik. Dergipark’ı faydasız bulmuyoruz. Hatta TÜBAR gibi arkasında resmî bir kurum veya vakıf bulunmayan, yalnız ve yalnızca bilim gönüllülerinin gönlündeki zenginlikten beslenen dergiler için güvenli bir liman olduğu rahatlıkla söylenebilir. Şüphesiz bu mekanizma hem yazarları hem hakemleri hem de yayıncıları daha şeffaf ve denetlenebilir davranmaya sevk ve teşvik etmiştir. Hele hele akademik dergileri geçmiş yazı süreçlerini arşivlemek yükünden de kurtarması -ilgililerin hepsi ikrar edecektir ki- oldukça büyük bir yardımdır. Bununla birlikte madalyonun arka yüzüne de bakmak gerekir.
İnsan eliyle kurulan her sistemde olduğu gibi Dergipark’ta karşılaşılan eksikliklerin de zaman içinde tamir edilmeye ihtiyaç duyması olağandır. Ne var ki sistem üzerinde denenen bu revizyon faaliyetlerinin, henüz birine alışkanlık kazanamadan peşi sıra diğerinin gelmesi, yayın süreçlerinin öngörülemez biçimde aksamasına neden olmaktadır. 2023 yılı başından beri sistemde yapılan birkaç değişiklik sonrası kullanıcılara bildirim gitmemesi, sisteme yüklenen kimi dosyaların görünürken kimilerinin görünmemesi, yeni ortaya çıkan etiketleme sisteminden ötürü arayüzün daha kullanışsız hâle gelmesi gibi sorunlarla karşılaşmayı mutat sayar olduk.
Yetkililerden istirhamımız en azından yapılacak yenilikleri bir süre “beta testi”nden geçirmeleri, bu sırada bir önceki arayüz ve kullanım alışkanlıklarına erişimi ortadan kaldırmamalarıdır. Böylelikle, sistemin işlemesi gerektiği şekilde, dergiler için hayatî sayılabilecek birtakım hataların yapılması en başından önlenebilecektir.
Sistemle ilgili noktaları olabilirlik sınırları içinde düşünebiliriz. Fakat yanlış bilgilendirme sayılabilecek hatalı yazımlardan kurtulmak, harfleri tanıyan birinin bir tuşa basmasıyla düzeltilebilecek basitlikte / kolaylıkta bir iştir. TRDİZİN’de (https://search.trdizin.gov.tr/tr/dergi/detay/518/turkluk-bilimi-arastirmalari) TÜBAR editörünün adı, -defalarca hatırlatmamıza rağmen- pek uzun zamandan beri “Hâzım Hikmet” olarak ve “yayıncı” sıfatıyla gösterilmektedir. Daha önce doğru iken sonra yanlış yazılması bir harf nedeniyledir, düzeltilmesi de ilk harfi “N” şeklinde değiştirmekten daha zahmetli değildir.
2023, Cumhuriyet’imizin 100. yıl tacıdır. Ama bunun yanında iki büyük olay, yarınlara mihenk taşı olarak işaretlenecektir. Bunlardan biri; Türkiye’nin şehircilikteki yanlışlarının, aldırmazlığının, plansızlığının, kırsaldaki üretimi yok edip şehir varoşlarına yığılan kitleleri belediye yardımıyla yaşatmayı tercih edişimizin acılarla dolu faturasıdır. 6 Şubat depremi, bu olumsuzlukların sağlıksız konut veya beton rantı olarak yüzümüze tutulmuş aynasıdır. Ne kadar görmezden gelinirse gelinsin özellikle büyük şehirlerde gettolaşan sığınmacı blokları da bu sorunu büyütücü nicelik ve niteliğe bürünmüştür.
100. yıldaki diğer bir işaret levhası, 14 ve 28 Mayıs seçimleridir. Bu da yukarıda (sadece bir alanda) sıralanan hatalarımızı yapan / yaptıran elin değişmesi için düşünülen hamledir. Seçimlerin rakamlarla ifade edilen sonuçları önümüzdedir. Ama bunun müzminleşen sorunlara ne ölçüde çare olacağı birkaç yıllık bir deneyle ortaya çıkacaktır. Bütün görevliler / sorumlular gözlerini göstergelerden ayırmaksızın azamî dikkati göstermek mecburiyetindedirler: Deney, laboratuvarı patlatmamalıdır.
Dileriz ki 100. yıl tecrübeleri, doğadaki ve toplumsal yapıdaki depremlere dayanıklılığın garanti belgesi olsun.
Nâzım H. POLAT
31 Mayıs 2023